Töre, mesajında şunları kaydetti:
“Kanlı Noel ile ada genelinde başlayan Rum saldırıları, 7-9 Mart 1964 tarihleri arasında Baf bölgesinde yoğunlaşmıştır. Yunan kuvvetlerince desteklenen EOKA militanları, Baf’ın Türk bölgelerine karşı ağır silahlarla saldırıya geçmiştir.
Kahraman mücahitlerimiz ve Baf bölgelerindeki soydaşlarımız, vatan toprağını savunmak için serden geçerek cepheye koşmuşlardır. İki gün süren saldırılara karşı, destansı bir direniş gösterilerek büyük kayıplar verilmiştir. Mavrali bölgesinde esir alınan dokuz mücahidimiz, kafatası nacaklarla parçalanıp öldürülürken, bazılarının akıbeti henüz bilinmemektedir.
Kıbrıs Türk halkı, Rum mezalimine karşı varoluş mücadelesi verirken, uluslararası toplum yaşananları görmezden ve duymazdan geliyordu. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 4 Mart 1964 tarihli kararı ile Kıbrıs’taki tek meşru otorite sayılmış olan Rum liderliği, bu karardan ötürü daha da cesaretlenerek Türk bölgelerine yönelik saldırılarını ve katliamlarını artırmıştır.
Anavatan Türkiye’nin defalarca kez uyarması ve nota vermesiyle saldırılara ara verilse de, 1974 Barış Harekatına kadar Rumların, Kıbrıs Türklerine karşı uyguladıkları soykırım ve silahlı saldırılan bitmek bilmemiştir.
Kıbrıs Türk halkı olarak büyük acılar çekerek bu günlere gelmiş bulunmaktayız. Kıbrıs’ta yaşananların bir kez daha tekrarlanmaması için haklı davamızı uluslararası alanda kararlı bir şekilde savunarak devletimize sahip çıkmalıyız.
Bu gün, bu topraklarda özgürce yaşayabiliyorsak elbette bunun bedelini canlarıyla ve kanlarıyla ödeyen şehitlerimize, gazilerimize, kahraman mücahitlerimize ve Mehmetçiklerimize borçluyuz. Bu vesileyle Anavatan Türkiye’nin etkin ve fiili garantörlüğünden asla vazgeçmeyeceğimizi de tarihsel edinimlere bakarak bir kez daha vurgulamak istiyorum.
Bu duygu ve düşüncelerle Baf Direnişi’nin 58. yıl dönümü dolayısıyla aziz şehitlerimizi saygıyla anıyorum, ruhları şad olsun.”