Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Başbakan Ersan Saner’in, Güven Yapı Kooperatifi’ne kiralanan bölgeyi iptal ettiğini duyurmasının ardından konuyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Güven Yapı Ltd.’e ilişkin Bakanlar Kurulu kararının Saner’den dinlenilen şekildeyse, hükümetin ya ne yaptığını bilmediğini; ya sorumluluğu üzerinden atmasını sağlayacağını sandığı bir softa şaşırtması yaptığını söyleyen Erhürman, “Ya da, en kötüsü, rayiç bedel altında kiralamaya hukuki zemin yaratmaya çalışıyor” iddiasında bulundu.
Arazinin Güven Yapı Ltd.’e Devlet Emlak ve Malzeme Dairesi tarafından kiralanmasına yetki veren Bakanlar Kurulu kararının 2017 tarihli olduğunu dile getiren Erhürman şunları kaydetti:
“2018 tarihli Bakanlar Kurulu kararı kira tutarıyla ilgili ve kiralamanın rayiç kira bedeli (piyasa fiyatı) üzerinden yapılmasına ilişkin.
Mahkeme, ara emrinde, doğal olarak, öncelikle 2017 tarihli “kararın ve veya karar altında yapılmış olan işlemlerin uygulanmasının…” durdurulmasını emrediyor. 2018 tarihli kararla ilgili durdurma kararını, daha sonra, ikinci paragrafta açıklıyor.
Doğal olan bu, çünkü Devlet Emlak ve Malzeme Dairesi’nin kira sözleşmesini imzalamasının dayanağı, buna yetki veren 2017 tarihli Bakanlar Kurulu kararı. 2018 tarihli karar yalnızca kira tutarı ile ilgili.
Henüz Bakanlar Kurulu’nun kararını Resmi Gazete’de görmedik ama karar Sn. Saner tarafından açıklandığı gibiyse, yalnızca kira tutarı ile ilgili karar iptal edilmiş olacak ama sözleşmenin imzalanmasının dayanağı olduğu mahkeme kararında da belirtilen 2017 tarihli karar ortadan kalkmış olmayacak.
Bu da, ara emri verilen davanın devam etmesini gerektirecek çünkü sözleşme de, onun dayanağı olan 2017 tarihli karar da iptal edilmemiş olacak.
Hatta, 2018 tarihli karar iptal edildiği için, rayiç bedelin altında kiralamaya hukuki zemin yaratılmış olacak.
Özetle, Saner hükümetinin murat ettiği nedir bilmiyoruz, kısa bir süre içinde anlayacağız ama ara emrinin birinci konusu olan 2017 tarihli karar iptal edilmediğine göre, sözleşme de henüz dayanaksız kalmış değil.”
Bütün bunlara karşın mahkemenin ara emrinin yürürlükte olduğunu dile getiren Erhürman, Anayasa gereği, söz konusu bölgede yapılan tüm işlerin durmasının şart olduğunu vurguladı.